Dünya casusluk tarihine baktığımızda casusluk yapmak için en tercih edilen iki özellik şunlardır:
Kadın olmak
Dini figür olmak
Mata Hari'den beri kadınlar pekçok ülkenin istihbarat birimlerince casus olarak kullanılmıştır.
Mata Hari, Almanlar için casusluk yaptığı gerekçesiyle kurşuna dizilmişti ve Hollywood bu konuda filmler yapmıştı. Hatta bu filmlerden birinde Mata Hari'yi efsanevi oyuncu Greta Garbo oynamıştı.(Alttaki fotoğraf)
Çocuktum İngiltere'de Profuma Skandalı diye bir rezaleti Hayat mecmualarında okumuştum. Genç ve güzel bir kadın, bir bakanla ilişki kurup o sayede gizli savaş sırlarını temin etmişti öyle bir şey. Şu an o kadarı aklımda kaldı. Merak edenler google'da tüm ayrıntılarıyla okuyabilir.
Güzel, çekici kadınların casus olarak tercih edilmesinin sebebini anlamak zor değil:) Peki dinci figürler neden casus ya da siyasetçi olarak tercih ediliyor?
Bu sorunun cevabı da zor değil. Güzel kadınlar nasıl insanları etkilerse, din de etkiler. İnsanlar güzel kadınlar karşısında nasıl zayıfsa, dini figürler karşısında da zayıflar. Din, mistik şeylerden söz etmek insanları hep etkiler. Bildik takkeli dinciler değil. Cem Yılmaz'ın hicvettiği üzere
"evrene güzel mesajlar yollayalım", "quantum"
gibi tam olarak ne olduğunu bilmesek de, kulağa hoş ve gizemli gelen sözcükleri kullananlar televizyonlarda insanları büyüyülüyorlar. Kısacası:
ALLAH RIZASI İÇİN SADAKA dilenmekle...
ALLAH RIZASI İÇİN OY dilenmek aynıdır.
JIM JONES
70'li yıllarda bir gün bütün gazeteler, televizyonlar dini bir tarikat lideri Jim Jones'ın yüzlerce müridiyle birlikte intiharı olayıyla çalkalandı. Din/tarikat/insanları etkileme olayının ne kadar önemli olduğunu o zaman anlamıştım. Jim Jones aslında uyuşturucu kullanan, manyak ama ağzı iyi laf yapan, insanları etkileme gücüne sahip biriydi, mistik, dini bir tarikat kurmuştu. Kendisine inanan müritlerin sayısı çoğalınca güçlendi. Siyasetçiler bala üşüşen arılar misali onu kullanmak istediler. Artık parası vardı. Hastaneler, okullar yaptırdı. Çölün ortasında kocaman bir çiftlikte çoluk, çocuk, kadın, erkek müritleriyle yaşıyordu. Çiftliğinin ismi Halkın Tapınağı idi.
Jim Jones'e müritleri yarı peygamber gözüyle bakılıyordu. Kimse kafadan çatlak olduğunu anlamamıştı. Sonunda müritlerini intihar etmeye ikna etti. Ona o kadar inanıyor, güveniyorlardı ki, itiraz etmediler. Bebeklerine, çocuklarına siyanür içirdiler sonra da kendileri içtiler. Polisler çiftliği bastıklarında Jim Jones de müritleri de bebek, çoluk, çocuk, kadın, erkek ölmüştü.
İşte bu dinci de Amerikalı siyasetçiler tarafından kullanılmak istenmişti. Sebep basit, siyasette ne kadar çok taraftarınız olursa, o kadar güçlü olursunuz. Kazanma şansınız o kadar çok artar. Valiler, senatörler Jim Jones'e yanaşıyorlardı. Gazetelerde sıksık Jim Jones'un sözleri yayınlanıyordu. Dönemin ABD başkanı Carter bile onu övüyordu. Bundan şu sonuç çıkar: Dinciler her zaman insanları kolayca kandırır, etkilerler ve müritlerinin sayısı çoğalınca ticarete başlayıp, siyasilerin ilgisini çekerler. Siyasetçiler dincileri, dinciler de siyasetçileri kullanırlar karşılıklı menfaat/çıkar ilişkisi...
ARABİSTANLI LAWRENCE
Thomas Edward Lawrence fotoğrafta gördüğünüz gibi sarışın, mavi gözlü, tipik bir İngilizdi. Ana dili kadar Arapça bildiğinden İngilizler tarafından casus olarak kullanılmış, sonradan filmlere bile konu olmuştu.Gerçi dinci değildi ama Müslümanı Müslüman'a kırdırmak için Hristiyanların nasıl casus olarak kullandığına iyi bir örnektir.
Heybesinde çil çil İngiliz altınları, Arap şeyhi kılığında geziyordu ve adı 'Arabistanlı Lawrence' a çıkmıştı.
Osmanlı yönetimi altında olan Araplar, paraları da görünce, bu İngiliz casusla bir olup Osmanlılara karşı savaşmaya başladılar. Osmanlının yaptırdığı demiryollarını bombalayıp yüzlerce Müslüman Türk'ü havaya uçuruyor, her İslam ülkesinde karışıklık çıkartıyor, Kürt'leri Osmanlıya karşı isyan ettiriyordu. Arabistan, Yemen, Suriye yetmedi, Afganistan'ı bile karıştırmıştı.
St. JOHN PHILBY
Tıpkı Arabistanlı Lawrence gibi Arap şeyhi kılığında gezen ve Şeyh Abdullah da denen bu İngiliz casusa İngilizler iki görev verdiler: 1) Arapları Osmanlı Türklerine karşı kışkırt, ayaklandır 3) Basra ve Şattülarap bölgelerindeki Arap petrol yataklarını koru (İngiliz donanmasının petrol kaynağı) Görevi yaparken Halep'den yani Suriye'den ta Yemen'e kadar uzanacak büyük bir Arap Federasyonu sözü verdi. Bu işte yine bir kadın casus Gertrude Bell ona casusluk sanatında yardım ediyordu.
FREYA STARK
Kaşif ve yazardı. Ülke ülke gezip, izlenimlerini yazıyordu. Gezdiği ülkelere Arabistan çölleri de dahildi. Serüven ruhlu bir kadındı. Arapça, Farsça öğrenmişti. Tarih öğrenimi görmüştü. 2. Dünya Savaşı sırasında İngiliz enformasyon bakanlığı tarafından Müslüman Kardeşler'in propoganda ağını yaptırma görevini bu kadına verdiler. Arapları müttefik ülkelere karşı desteklemesi ya da en azından tarafsız kalmalarını amaçlamışlardı.
Savaş yıllarındaki bu yaşadıklarını 'Suriye'den Mektuplar' ve 'Doğu Batıdır' isimli iki kitabında anlatmıştır. İngiltere'nin Orta Doğu'ya ilgisinin sebebi petroldü. Bir gün gelecek ve kömürün yerini petrolün alacağını, İngiliz donanması başta olmak üzere her şey için petrole gerek duyacaklarının farkındaydılar. İngiltere'de petrol çıkmadığından ihtiyaçları olan petrolü kontrol etmek için Orta Doğu'nun ve Arabistan'ın Müslüman ülkelerini kontrol etmeliydiler. Hatta mümkünse onları bölüp, yönetmeliydiler.
AYETULLAH HUMEYNİ
İran Şah'ını devirmesi için Amerika ve İngiltere Humeyni'ye destek verdiler. Dinci bir figür olarak görünse de, ABD ve İngiltere için çalışıyordu. Kimi kaynaklar cia ajanı, kimi kaynaklar M16 ajanı olduğunu yazıyor. Farklı kaynaklardan derlediğim uzun bir yazıyı üşenmezseniz okuyabilirsiniz. İran Şah'ı "Humeyni'nin sakalını kaldırırsanız çenesinde 'İngiliz malı' yazısını görürsünüz" demişti.:)
Humeyni'nin Amerika tarafından nasıl kullanıldığını alttaki linkte okuyabilirsiniz arkadaşlar.
http://bucurukveben.blogspot.com/2014/01/humeyni-cia-ajani.html
Okurken İran'ın bu hale gelişindeki sebepleri daha iyi anlayacaksınız. İran'ı ordusu, jandarması, meclisiyle Amerika'nın nasıl kontrol ettiğini göreceksiniz.
MÜSLÜMAN KARDEŞLER
Bu fotoğrafta gördüğünüz Müslüman Kardeşler, nasıl Müslümanlarsa, Amerika, İngiltere ve başka Hristiyan ülkelerinden silah alıp, Müslüman ülkelere saldırıp oradaki rejimi değiştirmeye çalışıyorlar.
“Müslüman Kardeşler örgütü Washington'un Orta Doğu'nun damarlarına enjekte ettiği en başarılı ve en tehlikeli virüstür” diyor “the Excavator' isimli blogun sahibi araştırmacı bir yazar. Bir başka analiz yazısının ismi 'Küresellerin Gizli Silahı: Müslüman Kardeşler' diyor.
CIA ajanı Miles Coperland ta 1955'lerde Amerika'nın Billy Graham gibi karizmatik Müslüman bir dini lider arayışında olduğunu yazmıştı. Bu dini lideri kontrol edip, casus olarak kullanacaklardı. Öyle birini bulamadılar ama Müslüman Kardeşler'le işbirliğine gittiler. Bunun için de yukarıda okuduğunuz Freya Stark denilen serüvenci, yazar kadını kullandılar.
Müslüman Kardeşler, Amerikan uçakları, İngiliz uçakları, Fransız uçakları, İtalyan uçakları ile Müslüman Libya'nın bombalanmasından keyif alıyorlar.
Müslüman Kardeşler Hristiyan Amerika'nın dışişleri bakanı Hillary Clinton ile Libya'nın içine etmenin mutluluğunu paylaşıyorlar!
Müslüman Kardeşler'in cia ve
M16 gizli servislerinin (Abd ve İngiltere)tarafından yönetildiğini hem Müslüman, hem de İngiliz, Amerikalı yani batılı yazarlar, bizzat eski ajanlar, tarihçiler, İran şahı dahil önemli siyasetçiler, devlet başkanları kitap, makale veya anılarında anlatıyorlar.
http://bucurukveben.blogspot.com/2013/08/musluman-kardesler-kimdir.html
Zaten nerede Müslüman Kardeşler, orada iç karışıklık, ayaklanma, kanlı iç savaşlar, sonra gelsin Amerikan müdahalesi! Irak, Yemen, Libya, Mısır ve Suriye'nin hali ortada.
FETHULLAH GÜLEN
Amerika'nın Ortadoğu'yu karıştırmak ve kontrol altında tutmak için her zaman kukla olarak kullanacağı karizmatik dini liderler aradığını biliyoruz.
Bu bağlamda Gülen ABD için biçilmiş kaftan oluyor.
Eski cia ajanı Graham Fuller, adamın Yeşil Kart alması için bizzat fbı'ya mektup yazmış. Yıllardır Amerika'da oturuyor ve okullar açıyor. Amerika, kendi topraklarında kimseyi kara kaşının, kara gözünün hatırına korumaz, okul açtırmaz. Ayrıca madem Müslüman neden Suudi Arabistan, Katar, İran, Kuveyt gibi Müslüman bir ülkede değil de, Müslümanların en baş düşmanı Amerika'da oturuyor?
Bu Fethullah Gülen nasıl bir Müslümansa, Amerika'nın Irak'ta, Libya'da Müslümanlara yaptığı katliamlara gıkını çıkartmıyor. Ama Libya'da Amerikan elçisi saldırıya uğrayınca Amerikan gazetelerine başsağlığı ilanı veriyor! Alttaki link bu mektubun İngilizcesi. Hillary Clinton'a da özellikle başsağlığı dilemeyi unutmamış.
http://hizmetnews.com/578/fethullah-gulen-strongly-condemns-us-consulate-attack-extends-condolences/
Papa ile Katolik rahiplerle içli dışlı, dinler arası diyalog diye ne menem şey olduğu bilinmeyen bir de kavram tutturmuşlar.
http://hizmetnews.com/615/a-catholic-priests-letter-to-fethullah-gulen/
Bu da papa ile birlikte fotoğrafları
Fethullah Gülen'in Hizmet isimli sitesini dolaşmaya devam ediyoruz:
Ermenilerin soykırımı ile ilgili bir makale de var. Makalenin sonunda Atatürk'ün bir kült yapıldığını, 100 yıl önceki kafalarla bu işin olmayacağını, 2000'den beri Kemalizm'den kurtulma dönemine girdiğini söylemiş.
http://hizmetnews.com/928/1915-tragedy-to-be-commemorated-with-foreign-delegation-for-first-time/
Alttaki sitede ise
http://www.charterschoolwatchdog.com/rock-dwellers.html
Amerikalı bir yazar, Claire Berlinski, Gülen'in 20 - 50 milyon dolarlık bir imparatorluğu olduğunu; Gülen'in Ortadoğu'da Amerikan çıkarlarına nasıl yardım edeceğini soran Berlinski, 135 okuluna sahip olan Gülen'in okullarının denetlenmediğini, Amerikalıların vergilerini yağmaladığını, eğitim sistemlerini, öğretmen, öğrencileri sömürdüğünü, bu adamların oraya çocukları eğitmeye değil, Amerikalıların vergilerini yağmaladıkları bir altın madeni buldukları için okullar açtıklarını yazmış. Amerikalılar aptal değil ya, bu adamın orada yağma yapmasına gözyumduklarına göre kendisinden Ortadoğu'da büyük hizmetler bekledikleri kesin.
EMNİYETİ CEMAATE BAĞLADIK!
Fethullah Gülen'in amacı din ve eğitim olsaydı, Tayyip Erdoğan neden bu tarikatı kasdederek "ne istediler de vermedik?" dedi. Emniyeti cemaate bağladık sözü AKP'ye ait. din, eğitim gibi masum amaçlıysa neden emniyeti yani polis teşkilatını ele geçirmek istesin? Bu size normal geliyor mu?
RUSLARA GÖRE FETHULLAH OKULLARI CIA AJANI DOLU
https://bpakman.wordpress.com/yurdum/musevi-islami-cemaat-iliskileri/garih-gulen-ve-diyalog/ruslara-gore-fethullah-cia-ajani/
Fethullah Gülen, Müslüman din adamı görünümünde ama bir Müslüman için en büyük günah faiz almak olmasına karşın, Gülen'in kendi bankası var! Kredi kartı var! Bu nasıl iş? Altta Asya Finans'ın açılışı. Kimler yok ki? Gül, Gülen, Tayyip, Çiller...
Hem faiz dağıtan bankacı, hem Müslüman hoca nasıl olunuyor ben anlamadım!
Fethullah Gülen'in cia / fbı / Mossad (İsrail gizli servisi)ile olan bağlantılarıyla ilgili bir yazıyı altta okuyabilirsiniz:
http://acikistihbarat.com/haberdetay.aspx?id=10461
SONUÇ
ABD ve İngiltere her zaman Müslüman ülkelerdeki dincileri casus olarak kullanır ya da İngiliz casuslarını Şeyh kılığına sokarak Arabistanlı Lawrence yaparlar. Amerika'nın da, İngilizlerin de, dincilerin de düşmanı aynıdır. Laikler, Çünkü laikler özünde milliyetçi(ulusalcı)dır ve milliyetçiler kendi ülkelerinin doğal kaynaklarının, zenginliklerinin başka ülkeler tarafından sömürülmesine karşıdırlar.
Unutmayın Mustafa Kemal Atatürk, yurdumuzu işgalcilerden kurtarmak için mücadeleye başladığında İngilizler yine
dincileri kullanmışlardı.
İskilipli Atıf Hoca "Mustafa Kemal eşkiyadır, öldürülmesi farzdır' demişti. Yine Kurtuluş Savaşında Sait Molla adlı dinci İngiliz Muhipler Cemiyetini kurarak, milli mücadeleye karşı çıkarak, düşmandan yana tavır almıştı! Divitle Eşref Hoca "İngilizlere meydan okuyoruz bu küfürdür", demişti, şeyhülislam Dürrizade Abdullah "padişahın izni olmadan yabancı askerlere karşı duranları, asker ve para toplayanları öldürmek islamın gereği ve görevidir"!
https://groups.google.com/forum/#!msg/biz-turk-milliyetcileriyiz/rEjZyexiL5Q/e3Gmmdp1_lQJ
MÜSLÜMAN suudi Arabistan, Katar, MÜSLÜMAN Libya'lıları ÖLDÜRÜYOR
DİNCİLERİN Amerika ve diğer batı ülkeleri tarafından Müslüman'ları öldürmek için kullanılmasın en önemli örneklerinden biri Suudi Arabistan, Katar, Küveyt gibi sözde Müslüman üç ülkenin, Amerika'nın Libya'nın işgaline, bombardmanına destek olmaları ve Amerikan silahlarıyla öso militanlarını Suriye'deki Müslümanları öldürtmeleridir.
Müslüman ! ve Müslüman düşmanı Bush!
Muhabbetiniz bol olsun!
Suudi Arabistan, güya Müslüman bir ülkedir ve Müslüman Libya'nın ABD, İngiltere, Fransa, İtalya dahil toplam 19 ülke ile NATO uçakları tarafından bombardman edilmesine destek olmuştur.
MÜSLÜMAN Suudi Arabistan ve Katar, MÜSLÜMAN Suriye'yi vuruyor! Suriye'ye saldıran ÖSO teröristlerini de silahlandıran, maddi destek sağlayan Amerika ve iki Müslüman ülke Suudi Arabistan, Katar'dır.
Sebebi basit petrol kaynakları yüzünden tamamen Amerika'nın kontrolü ve egemenliği altındadır. 1977'de ARAMCO(Arab American Oil Company/Arap Amerika Petrol Şirketi kurulmuştu. Amerika'nın en üst düzey kişileri (eski devlet başkanları,senatörler,generaller vs.)nin bu ARAMCO'da hisseleri vardır. 35.000 kişilik özel bir de ordusu vardır tamamen Amerikalıların eğittiği.
Demek ki neymiş? Ülkeni Amerika'ya uşak yapmayacaksın. ABD üslerini, cia ajanlarını ülkenden sınır dışı edeceksin, tüm zenginliklerini, bankalarını yabancı şirketlere satmayacaksın ve dini hiçbir zaman siyasete ve devlet işlerine sokmayacaksın.